İngiliz sinemasının etkileyici yapımlarından birinde, ağız tadıyla bol bol çapkınlık yapan bir cockney karakterinin hikayesi anlatılıyor. Filmde, Londra'ya özgü cockney aksanıyla konuşan bu kadın peşinde koşucunun, eylemlerinin tehlikeleriyle acı bir şekilde yüzleşme süreci işleniyor. Her ne kadar ilk bakışta sıradan bir kadın avcısı gibi görünse de, yaşadığı deneyimler sonucunda bu durumun ciddi sonuçları olduğunun farkına varıyor.
Filmin genel amacı, izleyiciye, eylemlerimizin sonuçları hakkında düşünmeye ve bunu genel toplumsal değerler çerçevesinde değerlendirmeye teşvik etmektir. Kendi çıkarları için kadınları kullanma eğiliminde olan bu karakter, sonunda ciddi zararlar görüyor ve bu da ona, davranışlarının ve etkileşimlerinin başkaları üzerinde yarattığı etkiler konusunda ders veriyor. Bu kadın peşinde koşucunun hikayesi, gerçek dünyada her türlü ilişkide saygı, anlayış ve empatinin önemini hatırlatıyor.
Sinemaseverlerin düşünceye sevk eden bu filmi izlerken, her karakterin eylemlerinin bir sonucu olduğunu ve nihayetinde tüm bu sonuçların bir araya gelip genel hikayeyi oluşturduğunu göreceksiniz. Dolayısıyla, bizlere, eylemlerimizin sonuçlarına karşı sorumlu olduğumuzu ve başkalarına zarar vermeden hareket etmeyi öğrenmemiz gerektiğini hatırlatıyor.