Aşk ve iş hayatı arasında tercih yapmanın trajik bir hikayesini anlatacağım. A New York iş dünyasının çalkantılı dalgaları arasında yüzerek kendi imparatorluğunu kurmayı başaran bir iş insanının hayatına odaklanalım. Bu büyüleyici karakter, kariyerinde doruk noktasına ulaşmak üzere, hayatının en önemli anlaşmasına imza atmak üzeredir. Ancak, hayatına beklenmedik bir anda giren ve kalbini çalan güzeller güzeli bir kadın, tüm bu planları sekteye uğratır.
Kariyer hayatında çizgisinden hiç sapmayan, prensiplerinin ve hedeflerinin peşinden koşan kararlı bir adamın, aşka yenik düşme serüvenine tanık oluyoruz. Hayatı boyunca sadece iş hayatına odaklanmış olan bu adamın, aşkın karşı konulmaz gücü karşısında nasıl çaresiz kaldığını görmek gerçekten etkileyici.
İş ve aşk arasında kıyasıya bir çatışma yaşanırken, hangisini seçeceği konusunda büyük bir çıkmaza giren kahramanımızın karşısına ne türden sınamalar çıkacağı ise merak konusu. Aşkı mı seçip hayatının anlaşmasından vazgeçecek? Yoksa kurduğu imparatorluğunu mu koruyup aşkını uğurlayacak? Bu hikaye, yaşam ve seçimler hakkında derin bir bakış açısı sunuyor ve izleyicinin kendi içsel çatışmalarıyla yüzleşmesine olanak sağlıyor. İzlemeye değer bir drama.
