Nükleer bir felaketin aç bıraktığı kıyamet sonrası atmosferinde geçen bu film, üç kişilik bir aileyi odak noktasına alıyor. Dramın, gerilimin ve korkunun iç içe geçtiği bu sinema başyapıtı, ailenin bir otelde düzenlenen hayırsever bir etkinliğe katılımı ile başlıyor. Ancak etkinlik, insanların ortadan kaybolmaya başladığı karanlık bir dönüşe sahne oluyor.
Filmde, içinde bulundukları çaresiz durumu bir nebze olsun hafifletmek adına gittikleri bu otelde, başlarına geleceklerden habersiz olan ailenin yaşadıkları anlatılıyor. İzleyenler, bu ailenin öyküsü üzerinden, insanın hayatta kalma içgüdüsünün en çıplak haliyle sunulduğu bir hikayeyle karşılaşıyor.
Direniş, umut, hayatta kalma mücadelesi ve korkunun ilmek ilmek işlendiği bu film, seyircinin psikolojik bir sınavdan geçirildiği bir deneyime dönüşüyor. Gittikçe gizemli bir hal alan otel, dehşet saçan ve insanın kanını donduran olaylara ev sahipliği yapıyor. Görünmez bir düşmanın varlığı, her saniye daha çok hissedilirken; ailenin var olma mücadelesi de tüm çıplaklığıyla seyirciye sunuluyor. Kısacası, bu film izleyenlerine derin bir gerilim ve merak uyandıran bir deneyim sunuyor.