Sözleşmeli bir kiralık katilin hızla ilerleyen bir demans türüyle karşı karşıya kalması, bu karmaşık hikayenin başlangıç noktasını oluşturuyor. Kendisine verilen son görev, alışık olduğu öldürme emirlerinin aksine, bir hayatı koruma eylemi ve bu hayat, uzun süredir yüz göz olmadığı yetişkin oğluna ait. İşte bu noktada film, basit bir aksiyon filmi olmaktan çıkıp, duygusal ve psikolojik derinliklere sahip bir drama haline geliyor.
Kahramanımız, sonu hızla gelen unutkanlık hastalığıyla baş etmeye çalışırken, aynı zamanda oğlunu da korumaya çalışıyor. Bu durum, karakterin iç dünyasında yaşadığı çatışmayı ve kaygıları mükemmel bir şekilde yansıtıyor. Bir yandan kendisine doğru hızla ilerleyen ölümü durduramamanın çaresizliği, diğer yandan oğlunun hayatını koruma güdüsü; bu iki duygu arasında gidip gelen bir baba figürü yaratıyor.
Senaryo, karakterlerin özellikle babanın bu zorlu sürecinde yaşadığı duygusal geçişleri ve değişimleri başarıyla ele alıyor. Film, aksiyon sahneleriyle sizi kenara çekip oturturken, bir yandan da karmaşık duygularla sizi düşündürmeyi başarıyor. Dolayısıyla bu film, sıradan bir aksiyon filminden çok daha fazlasını sunuyor. Bu yüzden, etkileyici bir dram ve aksiyon dolu bir film arayanlar için oldukça ideal bir seçenek.
Harika sürükleyici bir film. Sıkan hiçbir sahnesi yok. Sonuç olarak bir babanın hukuka aykırı dahi bile olsa evladı için herşeyi yapabildiğini ve yapabileceğini gördük..
Film çok başarılı idi. Ve nedense sonumun hep bu şekilde olmasını isterim. Her şeyi unutmak. Beni sevenlerin beni unutmaması .
4
3