The Giver, her yönüyle mükemmel bir toplumun hikayesini anlatan ve gerçek dünyanın acıları ve zevkleri hakkında bir genç çocuğun macerasını konu alan etkileyici bir film. Savaş olmadığı, acı çekilmediği, farklılıkların olmadığı, seçimlerin yapılmadığı bir toplumu gözler önüne seren bu filmde, genç bir çocuğun bu dünyayı öğrenmesi için yaşlı bir adam tarafından seçilmesi konu ediliyor.
Film, toplumun her bireyin yaşamını düzenleyen kurallarla yönetildiği bir distopyayı anlatıyor. Başarılı bir şekilde tasarlanmış bu toplumda, insanlar birbirleriyle etkileşim kurmuyor, duygularını ifade etmiyor ve düşüncelerini paylaşmıyorlar. Her şey kontrol altında olduğu için insanlar mutlu gibi görünse de, aslında içlerinde bir boşluk hissi oluşuyor. İşte tam da bu noktada, genç bir çocuğun hikayesi başlıyor.
Film, baş karakter Jonas'ın bu toplumda yaşayan diğer herkesten farklı olduğunu fark etmesiyle başlıyor. Jonas, yaşlı bir adam olan Giver tarafından gerçek dünyanın gerçeklerini öğrenmek için seçilir. Giver, Jonas'a savaşın, acının, sevginin, renklerin ve seçimlerin olduğu gerçek dünyayı gösterir. Bu deneyim, Jonas'ın bakış açısını tamamen değiştirir ve ona toplumu sorgulamak için cesaret verir.
Film, gerçek dünyanın güzelliklerini ve zorluklarını, Jonas'ın gözünden izleyiciye sunuyor. Jonas, sadece mutluluğun değil, aynı zamanda acının ve acı çekmenin de bir parçası olan gerçek yaşamı deneyimleyerek büyür. İnsanların duygularını bastırdığı, düşünce özgürlüğüne sahip olmadığı bir toplumda yaşamak ne demektir? Bu soruları izleyiciye sorgulatan film, gerçek dünyanın değerini ve önemini hatırlatıyor.
The Giver, son derece akıllıca bir şekilde kurgulanmış yapısıyla, izleyicileri etkisi altına alıyor. Oyunculuk performansları, özellikle başroldeki genç oyuncunun performansı oldukça etkileyici. Film, izleyicinin düşünmesine ve farkındalık yaratmasına yardımcı olan bir hikaye anlatıcısı olarak öne çıkıyor.
Görsel efektler ve set tasarımları da filmi destekleyen unsurlar arasında. Mükemmel toplumun soğuk ve steril atmosferi, gerçek dünyanın renkli ve kaotik yapısıyla kontrast oluşturuyor. Bu karşılaştırma, izleyiciye gerçekliğin ne kadar değerli olduğunu hatırlatıyor.
The Giver, etkileyici hikayesi ve güçlü mesajlarıyla sinema dünyasının üzerinde düşünülmeye değer yapımlarından biri. İnsan doğasının karmaşıklığını ortaya koyan ve farklılıkları kutlayan bir film olarak öne çıkıyor. Izleyicinin düşünmeye sevk eden, sadece eğlence değil aynı zamanda düşünce uyandıran bir yapım olduğunu söylemek mümkün.
sadece rosemary yani Taylor
Swift için izlemiştim ama film mükemmeldi
0
0